Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez deyimi zeytin yaprağının dünya genelinde ilan edilen pandemi koşullarında birden ortaya çıkışını özetliyor. İnsanlar, daha önce hiç karşılaşmadıkları olaylarla dolu, sürekli korkutuldukları bir süreçte klasik tedavi yollarının dışında çareler aramaya başladılar ve zeytin yaprağı öteden beri var olan mucizesiyle tekrar gündeme gelmiş oldu.
Zeytine en büyük şifayı veren oleorupein içeriği, zeytin yaprağında bolca bulunur. Bu madde tam bir antienflamatuar kaynağı olarak iltihaplanmayla savaşır. Oleorupeinin diğer bir faydası da kan basıncını düşürerek, kolesterol, şeker ve kalp hastalıklarında tedavi edici olmasıdır.
İlan edilen pandemi sürecinde hasta olan insanlar, vücutlarında herhangi bir enflamasyon (ilhitaplanma) olmaması için zeytin yaprağını kullanmaya başladılar ancak zeytin yaprağının günlük olarak kullanımı bile genel sağlığın düzenli işlemesi için oldukça faydalıdır.
Şehir ortamından uzakta, yüksek rakımlı ve temiz topraklarda bulunan, sağlıklı zeytin ağaçlarından toplanmış zeytin yapraklarıyla demlenen bu çay, üzerinde ilaç kalıntısı da bulunmadığı sürece sağlığa oldukça faydalıdır.
Yaprağından, zeytinine, yağına hatta gövdesindeki oduna kadar oldukça değerli olan zeytin ağacının, niçin ”ölmez ağaç” olarak isimlendirildiği de ortadadır. Kökü büyüdükçe dallar veren, yüzyıllar geçse de kese gibi büyüttüğü yumrulardan yeniden yeşeren zeytin ağacının bu savaşçı ve yaşam perver ruhu aslında onun sadece yaprağının değil her şeyinin şifa kaynağı olabileceğini de gösterir.
Tabiatta kendi başına var olma mücadelesini en çok veren bitkiler en şifalı kabul edilir. Biz olsak da olmasak da var olabilecek bir yaşam ruhu, zeytin ağacının bünyesinde bulunur.
Her yıl yaz başlarında yeşeren taze yapraklarının toplanarak ya da kışın içilmek üzere kurutularak saklanmasıyla evlerimizde kullanabileceğimiz zeytin yapraklarını, güvenilir aktarlardan da satın alabilmekteyiz.
Tüm kutsal kitaplarda yer alan Nuh Tufanının ardından ağzında bir zeytindalı ile tüm felaketin geçtiğini haber verircesine çıkagelen güvercinin bizlere mesajı oldukça açıktır.
Bir yerlerde halen bir zeytin ağacı varsa orada umut vardır.